Plak
17 Şubat
Ağız Kokusu
Ağız kokusu şikayeti kişinin hem özel hem de sosyal yaşantısını etkileyen, her beş kişiden birinin karşı karşıya kaldığı bir sorun. %85-90 oranında ağız hijyeninin sağlanamamasına bağlı olarak ortaya çıkar ve her beş kişiden birinde görülmektedir. Ağız hijyeninin sağlanmaması nedeniyle ağızda biriken milyonlarca bakteri ve bu bakterilerin artıkları sülfür bileşiklerinin oluşmasına yol açarak ağız kokusuna neden olur. Bu bakteriler diş eti hastalıklarına ve diş çürüklerine de yol açar.
Yarı gömük dişler ve uygun yapılmamış protezler de bakteri birikimine uygun zemin hazırlarlar ve daha fazla bakteri birikmesi daha fazla ağız kokusuyla sonuçlanır. %10-15 oranında da bazı sistemik hastalıklar ağız kokusuna yol açabilir. Bunlar diyabet, üst solunum yolları hastalıkları, sinüzit, mide problemleri, akciğer ve böbrek yetmezlikleri gibi hastalıklardır. Yine ağız kuruluğu, kullanılan bazı ilaçlar ve alınan besinler de ağız kokusuna yol açabilir.
Ağız kokusunu gidermenin birinci basamağını kişinin ağız hijyenini sağlaması oluşturur. Bunun için kişinin ağzına özgü fırçalama yöntemleri, fırçalamada kullanılan fırçalar veya ara yüz araçları kullanılarak düzenli olarak ağız hijyeninin sağlanmasıyla ağız kokusunun önemli bir bölümü ortadan kalkmış olur. Ancak bakterilerin tutunmasına yol açan çürüklerin, diş eti hastalıklarının, uygun olmayan protezlerin de düzeltilmesi, bunların tedavi edilmesi gerekmektedir.
Diğer nedenlere bağlı, özellikle beslenmeye bağlı, ağız kokusunu ayırt etmek gerekiyor. Eğer kişi bu besinleri almaktan vazgeçerse ağız kokusu zaten ortadan kalkar. Tüm bu tedaviler sonucu kişiler iyi bir ağız hijyenine ve güzel bir nefese kavuşurlar. Ancak bu yine de elde edilemiyorsa sistemik hastalıkların da araştırılması ve onların da tedavi edilmesi gerekmektedir.
Artık hastaları, ağız kokusu ölçüm makinalarıyla ağız kokusunun nereden kaynaklandığını ölçümleyerek hızlı bir şekilde ilgili birime yönlendirmek mümkün.
